Yerel seçimde kullanacakları ‘Tam Yol İleri’ sloganından bahseden İmamoğlu, “Burada özellikle hız kesmeden, ilk günden itibaren yaptığımız hizmet koşusunu daha da ileri taşıma sorumluluğuna sahibiz. Göreve geldikten sonra bu anlamda yaptığımız güçlü ve hızlı koşuyu sizlerle büyütmek ve önümüzde ki yıllarda daha yukarıya taşımak istiyoruz. Günün koşullarına göre elbette kurumumuzu birçok yönünde değişimler, dönüşümler çalışıyoruz. Enstitü İstanbul İSMEK’te bunlardan birisi ki bu anlamda hem güncel teknolojiyi daha yüksek seviyede kullanan bu vesileyle hemşerilerine daha çok erişen bir yöntemi bayağı önemli bir noktaya taşıdı kurumumuz. Yine tabii burada özellikle şu duyguyu daha fazla önemsiyoruz. Sadece bizim eğitimimize gelen insanlar kendi kişisel gelişimlerini elbette destekliyorlar, kabiliyetlerini geliştiriyorlar. Elbette marifetleri daha da üst seviyeye çıkıyor ama bir başka yönüyle bu seviyeye gelen bütün hemşerilerimizin aynı zamanda para kazandığı ya da bir işe girdiği yani karşılığını bir kazançla evine taşıyabildiği, yuvasına taşıyabildiği bir modele dönüşmesi en büyük arzumuz. Bu yapıda özellikle ciddi çalışmalarımız söz konusu” diye konuştu.
“ENSTİTÜ İSTANBUL İSMEK’E DAVET EDİYORUM”
İSMEK Eğitmenlerinin, toplumun aydınlanmasında büyük paya sahip olduklarını söyleyen İmamoğlu, “Ama ne yazık ki, bugün görüyoruz; öyle enteresan metotlarla, yani olmayan bir kaza anını ya da bozulmuş bir otobüs anını kayda almanın ya da Ekrem İmamoğlu’nun burada konuştuğu kelimeleri yapay zekayla çevirerek, bir yayın yaparak insanları aldatmanın tanıtıma katkı sunacağını düşünen bir anlayışla karşı karşıyayız. Karalamak, kötülemek, aşağılamak veya olmayan şeyleri olmuş gibi göstermek ne toplum kültürümüze uygun, ne insani düşüncelere ya da mantığa uygun, ne evrensel değerlere uygun, ne inancımıza uygun. Akla, bilime, tekniğe, eğitime ihtiyacı olanları da Enstitü İstanbul İSMEK’e davet ediyorum. Gelsinler burada eğitim alsınlar. Belki de etik kuralları anlatmak, iyi insan olmayı, iyi vatandaş olmayı, ahlaklı birey olabilmeyi de anlatmak ve öğretmek konusunda, özellikle bu tür girişimleri olan bir kısım siyasi gruplara kurs olarak açmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Görev sürecinde çeşitli iftiralara uğradığını söyleyen İmamoğlu, “Tam huzurumda bine yakın kurum çalışanımız var. Kurum çalışanlarına bile, zamanı geldiğinde ‘terörist’ diyen, ‘Terör örgütleriyle iltisaklı’ diye suçlayan aklın; aradan 1-1 buçuk yıl geçtikten sonra, ‘Sadece o zaman siyasi bir yorum yaptım’ diye bunu mahkemede ifadeye dönüştürmesini bile, ‘Ne kadar acı bir durum’ diye nitelendiriyorum. Ki o dönem, evet çok öfkelenmiştim. Çünkü beni ve çalıştırdığımız, işe aldığımız insanları, böyle ‘iltisaklı’ şeklinde suçlayan, hakkımızda suç duyurusunda bulunan, onlarca müfettişi kurumumuza yollayan akıl, bu kurumdan bir tane dahi bir terörist bulamadan geri dönmüş, şimdi de onu, ‘O dönemdeki siyasi irademle, siyasi görüşümle beyanda bulundum’ diye mahkemede ifade verebiliyor. Bakın; bunu bile her vatandaşımızın vicdanında sorgulaması gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.
“SİZLERİN DE KATKISINA, DESTEĞİNE İHTİYACIM VAR”
İSMEK eğitimcilerine seslenen Ekrem İmamoğlu, “Toplumun daha fazla aydınlanmasını, toplumun daha fazla bilgilenmesi lazım ki; yanılmasın, aldatılmasın, güçlü birey olsun. Bu manada yaptığınız görevin çok önemli olduğunu iletmek isterim. Ama tekrar ifade edeyim. Benim milletimize, hemşerilerimize, toplumumuza, siyasi fikri görüşü ne olursa olsun, güvenim tam da şu bir avuç insanı nasıl çözeceğiz; o konuda henüz bir fikir ve yetenek geliştiremedim. Bu kapsamda sizlerin de katkısına, desteğine ihtiyacım var; ‘Bu bir avuç insanı nasıl eğitebiliriz, nasıl düzeltebiliriz, nasıl ahlaki kuralların dışına çıkmamaları hususunda özenli bir çaba gösterebiliriz’ diye. İçimdeki bu tereddüdü, bu soruyu ve bu üzgün olduğum kısmı siz kıymetli eğitimcilere açmak ve paylaşmak istedim” dedi.
“16 MİLYON İNSANIN ŞEHRİ YÖNETTİĞİ BİR DEVİR”
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, tören çıkışı basın mensuplarının gündeme dair sorularını yanıtladı.
İmamoğlu, “İnanın Sayın Cumhurbaşkanı’nın benimle ilgili bu ilgisini, bu alakasını ve bu sürekli dile getirme tutkusunu anlayabiliyor. Çünkü kendisine ait olduğunu ve tümden kendi kişisel olarak kendisinin yönetme hakkı olduğunu düşündüğü ve yanıldığı bir şehri, gerçek sahibini 16 milyon İstanbulluya kazandıralı 5 yıla yakın bir zaman oldu. Bu böyle devam edecek. Bu şaşkınlık, bu yanıldı hala devam ediyor ve bunu bir türlü aşamadılar. Hep söylüyorum bu sorulara ve bu tür beni muhatap alan duygularına cevap verirsem ben kampanya dönemince sadece kendisine cevap vermekle geçer günlerim. Çünkü eminim ki bu seçimdeki tek emeli, tek derdi Sayın Cumhurbaşkanı’nın İstanbul’u yine kendi kişisel hakkı ve hukuku çerçevesinde ele alan cümleleri kuracak. Biz de diyoruz ki artık o devir kapandı, yeni bir devir açıldı. Bu devir de 16 milyon insanın şehri yönettiği bir devir. Bizi izlemeye devam etsin diyerek cevap vereyim” ifadelerini kullandı.
GÜNDEM
08 Aralık 2024SPOR
08 Aralık 2024GÜNDEM
08 Aralık 2024SPOR
08 Aralık 2024SPOR
08 Aralık 2024GÜNDEM
08 Aralık 2024GÜNDEM
08 Aralık 2024